[title]
‘Despicable Me / Çılgın Hırsız’ serisinin yancı karakterleriyken başrole terfi eden ufacık tefecik kahramanlarımız, sessiz dönem filmlerinin komedi anlayışını hatırlatan ‘The Minions’ta kelimenin tam anlamıyla çılgın atıyor! Bu sarı renkli minik kahramanların kökenlerini ‘Toy Story’deki uzaylılara ya da 1940 yapımı ‘Fantasia’daki süpürgelere kadar takip edebiliriz. Peki her şey iyi güzel de, tek başlarına bütün bir filmi taşıyabilirler mi? Cevap, şaşırtıcı bir şekilde evet, hem de koca bir evet! Daha önceki filmlerin aile değerleri saçmalıklarından da kurtulunca, bizim ufaklıklar alabildiğine tuhaf ve içgüdüsel komikliklerini ortaya çıkarmakta tamamıyla özgür kalıyorlar.
‘Despicable Me’ serisinin öncesinde, 1968 yazında geçen filmde Kevin, Stuart ve Bob’u kendilerine yeni bir efendi ararken buluyoruz. Filmin en zayıf yanı, tahmin edilebileceği gibi, insanlar söz konusu olunca su yüzüne çıkıyor. Scarlett karakteri, Disney klasiği ‘101 Dalmatians / 101 Dalmaçyalı’daki (1961) kötücül kadını andıran şekilde tek boyutlu. Onun kocası Herb ise tam tersine harikulade bir şekilde betimlenmiş. Filmin aksiyon sahnelerine diyecek yok. Espriler de saçmalığın dibine vururken bile kıvrak bir zekâyı yansıtan cinsten. Bob’un İngiliz kraliyet tacını taktığı sahneye ise özellikle dikkat! Türkçe dublajla vizyona giren filmde ‘süper kötü’ Scarlett’i Beren Saat, onun mucit kocasını ise Kenan Doğulu seslendiriyor. Tom Huddleston