[title]
‘Eden’ ve ‘Un amour de jeunesse / Elveda İlk Aşk’ (2011) gibi filmleriyle tanınan yönetmen Mia Hansen-Løve son filminde yıldız bir oyuncuyla çalıştı; Isabelle Huppert. Paris’te geçen bu filmde hem özel hayatında hem kariyerinde çıkmaza düşen bir felsefe öğretmeni olan Nathalie’yi ete kemiğe büründürüyor Huppert. Sanatçının sade ve zekice detaylarla zenginleşen performansı adeta bir oyunculuk dersi niteliğinde.
Nathalie’nin öğretmenlik yapan kocası, tam iki çocukları büyümüş ve yuvadan uçacakken metresi için Nathalie’yi terk edeceğini açıklar. Öte yandan Nathalie’nin yaşı ilerleyen annesinin durumu pek iyi değildir ve her geçen Nathalie’ye daha çok ihtiyaç duymaktadır. Tüm bunlar yetmezmiş gibi birlikte çalıştığı yayıneviyle de sorunlar yaşamaktadır Nathalie. Tam da bu esnada en sevdiği öğrencilerinden biri olan özgür ruhlu Fabien, anarşist bir arkadaş grubuyla birlikte dağlara çıkacağını haber verir…
Mia Hansen-Løve tıpkı önceki filmlerinde olduğu gibi zamanın ellerimizden kayıp gidişine, hayattan beklentilerimize ve yaşadığımız hayal kırıklıklarına değiniyor ‘L’avenir’de. Ana karakteriyle kuvvetli bir şekilde özdeşleşen ve bizi o karakterin hayatına ve düşüncelerine olabildiğince yaklaştıran bir yönetmen o. Çalkantılı ve haşin iç dünyasını, sabrıyla maskeleyen Nathalie rolü için ise Huppert’den başkası düşünülemezdi. Mia Hansen-Løve’ın hayata özgü kaosun özüne odaklanan, zihnin karmaşalarını sıcak, düşündürücü ve şaşırtıcı bir dramaya dönüştüren tarzı sayesinde bu film sona erdiğinde kendinizi hafiflemiş hissedeceksiniz.
'L'avenir (Gelecek Günler)' 28 Nisan'da Başka Sinema salonlarında da vizyonda.