[title]
Geçtiğimiz yıl Cannes’ın Belirli Bir Bakış bölümünde En İyi Film ödülünü kazanan ‘White God’ farklı türleri bir araya getiren üslubuyla dikkat çekiyor. 13 yaşındaki Lili’nin anne babası ayrılmıştır. Lili, annesi yurt dışına çıktığı için köpeği Hagen ile babasının yanına taşınır. Babasıyla köpeği yüzünden kavga edince babası Hagen’ı sokağa atar. Sahibindenayrı düşen Hagen sokakta hayatta kalmaya çalışırken sahibine geri dönmek için bir isyan başlatır.Hikâyesini bir köpeğin gözünden anlatan ‘White God’ seyirciyi insan doğasının vahşi tarafıyla yüzleştirmeye çalışıyor. Hagen’ın ve diğer sokak köpeklerinin çektikleri işkencelerin ardından esir tutuldukları barınaktan kaçarak bir isyan başlatmaları filmin politik alt metnini oluşturan en önemli öğe. Melez olduğu için sürekli dışlanan Hagen etnik kimliği dolayısıyla bastırılan ve isyan başlatan kahramanların bir metaforu haline geliyor. Lili’nin babası ve öğretmeniyle yani otoriteyle yaşadığı sorunlar da Hagen’ın yaşadıklarıyla paralelleştirilmeye çalışılıyor. Diğer yandan ‘White God’ korkudan maceraya birçok farklı türün biçimsel yapısını da içinde barındıran bir film. Masalsı bir atmosfere sahip olan yapım her şeyi siyah-beyaz gören basit bir öyküye sahip olsa da biçimsel denemeleriyle ilgi çekici bir seyirlik haline geliyor.