Cansu Oral

Cansu Oral

Articles (11)

ART FOR THE ANTHROPOCENE ERA

ART FOR THE ANTHROPOCENE ERA

Meet the curator The 16th edition of the Biennial will be helmed by French art historian, writer, and curator Nicolas Bourriaud. A co-founder and past director of Palais de Tokyo, one of Paris’s most important centres for contemporary art, Bourriaud is currently the head of Montpellier Contemporain. In addition to holding stints at some of the world’s most prestigious arts institutions, Bourriaud is also a revered figure in academia and has authored several books on the philosophy of aesthetics. A closer look The Biennial takes its name from a gargantuan pile of junk drifting in the Pacific Ocean dubbed ‘The Seventh Continent’ that is five times the size of Turkey. Set to explore art in the Anthropocene age, which is the new geological era characterised by human activity on nature, Bourriaud’s selection aims to raise awareness of issues like climate change while celebrating the diversity of global life, where migratory flows turn cities into megapolises sheltering a multitude of cultures Where is the Biennial taking place? One thing we love about the Istanbul Biennial is that we get a chance to see inside buildings normally closed to the public, and often in areas off the beaten path, where encountering a site-specific installation becomes an otherworldly experience. This year the Biennial returns to the Pera Museum, and Büyükada, where artworks will be dotted across houses and old buildings on the biggest of the Princes’ Islands. The previously announced Istanbul Shipyards
Kabataş'ın Buluşma Noktası Setup Yenilendi

Kabataş'ın Buluşma Noktası Setup Yenilendi

  Beyoğlu’nun popüler semtlerinden Kabataş Setüstü’nde yer alan ve kısa zamanda şehrin en popüler mekanları arasına giren Setup yenilendi. Mekanın sahibi Peyzaj Mimar Ümit Yaşar Yılmaz ile GAB Mimarlık’tan Barış Başat ve Emre Gürsoy’un ortak çalışmalarıyla yenilenen Setup’da günün ilk saatlerinde başlayan keyif, şimdi akşam üstü buluşmalarının ardından geç saatlere kadar devam ediyor. Boğaza nazır manzarası, keyifli barı, yemekleri ve kokteylleriyle yenilenen haliyle büyük beğeni toplayan Setup, özel partileriyle de çok konuşuluyor. Konforlu ve şık tasarımıyla bütünleşen Boğaza nazır manzarası, keyifli barı, yenilenen lezzetleri ve kokteylleriyle büyük beğeni toplayan Setup’ın yenilenen halinin tadını çıkarın.   Dünya mutfağından lezzetler Kahvaltı, gün ortası ve akşamüstü buluşmalarının şehirdeki en popüler duraklarından biri olan Setup’ın yenilenen lezzetlerinde zengin kahvaltı tabaklarından öğlen ve akşam menüsüne uzanan çok fazla seçenek var. Güne sağlıklı ve zengin bir kahvaltı ile başlamak isteyenler için kahvaltı salatası, bol çeşitli omlet, somonlu ve dana kavurmalı eggs benedict, ekşi maya ekmek üstü lezzetleri öne çıkıyor. Başlangıçlarda burrata, dana carpaccio, karides tempura, steak tartare, glütensiz mücver, vişne soslu etli pazı sarma ve kaburga etli nachos gibi seçenekler var. Salatala ve çok sevilen bowl’larda füme hindili protein salatası, karpuz salatası, semizotu salatası; levrek, somon, tavuk ve lokum bowl… Ana yemeklerde de zengin makarna çeşitlerinden ı
Stilinizde yaz etkisi

Stilinizde yaz etkisi

Tatile gitmeden önce bavulunuzu birkaç yeni ürünle zenginleştirmek isterseniz, Divarese’in yaz koleksiyonuna mutlaka göz atın. Kırmızı-beyaz ve siyah-beyaz çizgili çanta modellerini biz çok sevdik. Kırmızı, mavi ve bej renklerdeki hasır şapkalar ise plajda tarzınızdan ödün vermemenizi sağlıyor. Koleksiyonda gözlük kılıfları ve cüzdan modelleri de dikkat çekiyor. www.divarese.com.tr
Tüm bildikleriniz aslında yanlış mı

Tüm bildikleriniz aslında yanlış mı

Gazeteci yazar Johann Hari, depresyon ve kaygıya dair kalıplaşmış düşüncüleri alaşağı eden bir kitapla karşımızda. ‘Kaybolan Bağlar: Depresyonun Gerçek Nedenleri ve Beklenmedik Çözümler’, Hari’nin depresyon ve kaygı yaşayanlarla yaptığı görüşmelerin ve kişisel deneyimlerinin yanı sıra bilimsel araştırmalardan ve bilim insanlarının görüşlerinden beslenen bir kitap. Depresyon ve kaygının size yaşam biçiminiz hakkında ne söylediğini merak ediyorsanız ve bu sorunların toplumsal boyutunu keşfetmek ilginizi çekiyorsa, ‘Kaybolan Bağlar’ iyi bir başlangıç noktası olabilir. ‘Kaybolan Bağlar: Depresyonun Gerçek Nedenleri ve Beklenmedik Çözümler’, Metis Yayınları, 356 sayfa, 38,50 TL, www.metiskitap.com
Cekette ile tanışın

Cekette ile tanışın

Mevsimlerden yaz olsa da, moda dünyasında kış sezonuna hazırlık çoktan başladı. Siz de koleksiyonları şimdiden incelemeye başladıysanız cinsiyetsiz, zamansız ve sürdürülebilir ceketler sunan Cekette markasının tasarımlarına göz atın. 2018’de Lal Bilgütay tarafından kurulan markanın ‘Winter Essentials’ isimli koleksiyonunda klasik kot ceketlerden geri dönüştürülmüş sentetik kürklü ceket, vegan deri trençkot ve kolej montları dikkat çekiyor. Doğaya karşı sorumluluk hissiyle yaratılan bu koleksiyonun tamamı son derece etkileyici. cekette.com
Klein Garten’da gözler onun üzerinde

Klein Garten’da gözler onun üzerinde

Müzikal yolculuğunuz nerede ve nasıl başladı?  Çok sevdiğim haber spikeri ve müzisyen bir arkadaşımın ısrarıyla sınavını kazandığım TRT İstanbul Radyosu Batı Müzik Korosu bölümüne girerek başladı aslında. Üç yaşımda elime saç fırçası alarak başlamasam da denemelerim oldu tabii. Okul korolarında ve törenlerde şarkı söyletirdi öğretmenlerim. Fakat mesleğim olacağını hiç düşünmemiştim o zamanlar. Ben esasında üniversite ve lisede resim eğitimi aldım. Araya tiyatro çalışmaları, aktörlük stüdyosu, sinema, televizyon spikerliği ve oyunculuk eğitimleri girdi. TRT okul gibiydi zaten ve orada sesimin gücünü fark ettim. Zaten çok kısa süre sonra jingle çalışmalarına başladım ve sahneye çıktım.   Kariyerinizin dönüm noktaları neler?  İlk sahneye çıkışım sanırım. Kıbrıs’a gittik. Üniversitedeydim. Bir arkadaşımın kafe açılışında tanıştırıldığım ünlü bir yapım şirketinden albüm teklifi gelmişti. Fakat öğrenci olduğum için babam o dönem onaylamamıştı. Dediler ki, sen ufak ufak sahneye çık, tecrübe edinirsin. Neyse, bir gün Kıbrıs’a gidiyoruz. Annem biliyor gittiğimi ama babamın haberi yok. Vokal yapacağım diye gittim, “Sahneye çıkıyorsun, program yapacaksın,” dediler. Titrediğimi hatırlıyorum. İçerisi nasıl kalabalık ve 10’a yakın şarkı söyledim. Rüyada gibiydim, tarifsiz bir duygu. İkinci dönüm noktam da bir arkadaşım vasıtasıyla Ozan Çolakoğlu’nun stüdyosuna gitmemle başladı. Hemen konuştuk, anlaştık ve birdenbire albüme başladık. Çok sevilen ‘Kimi Kimi’, albüme en son giren şarkı olması
Turhan Selçuk’un sanatına yakın bakış

Turhan Selçuk’un sanatına yakın bakış

Türk karikatür sanatının modernleşme döneminin öncü isimlerinden olan Turhan Selçuk’un kariyerinde bir yolculuğa çıkmaya davetlisiniz. Serginin odağında Turhan Selçuk’un “Halkını seven her dürüst ve namuslu kişide az çok Abdülcanbaz’lık vardır” diye tanımladığı meşhur Abdülcanbaz tiplemesi var elbette. Ayrıca 400 civarında orijinal eser, karikatür ve mizah dergileri, Abdülcanbaz kitapları ve afişleri, gazete kupürleri gibi ilginç koleksiyon parçaları da sergide yer alıyor. Son günlerine giren ‘Turhan Selçuk Retrospektifi’ni bitmeden yakalamaya çalışın. Yapı Kredi Kültür Sanat, 9 Ağustos’a kadar, www.ykykultur.com.tr
Mindfulness kavramıyla tanışın

Mindfulness kavramıyla tanışın

Fairmont Quasar İstanbul’un içindeki Willow Stream Spa, Mindfulness Academy iş birliği ile farkındalık pratiklerini öğrenmenizi sağlıyor. Örneğin, her salı günü mindfulness koçu liderliğinde gerçekleşen yaklaşık bir saatlik grup derslerine katılabilirsiniz. Dilerseniz, bizzat belirleyeceğiniz bir zamanda özel mindfulness koçuyla çalışmanız da mümkün. Mindfulness kavramını tüm yönleri ile keşfetmek isteyenler için oluşturulan, sekiz hafta süren kapsamlı Mindful Moments Programı’na da göz atmanızı tavsiye ederiz. Böylece stresi hayatınızdan uzak tutabilir ve daha iyi odaklanabilirsiniz. Fairmont Quasar Istanbul, detaylar için: fairmont.com/istanbul
Minikler İstanbul Modern’de

Minikler İstanbul Modern’de

Çocuklarınızın sürekli ekran karşısında olmasını istemiyorsanız, onları yaratıcılıklarını geliştirebilecekleri atölyelere götürmek iyi bir fikir. Mesela İstanbul Modern’in 7-12 yaş arası çocuklara yönelik sanat dolu atölyelerine göz atabilirsiniz. Resimler ve Kostümler atölyesinde çocuklar prova mankenleri üzerinde bir kostüm tasarlıyor (19 Ağustos, 10.00-12.00; 5, 26 Ağustos, 13.30-15.30), Çamurdan Heykeller atölyesinde ise çamuru şekillendirerek kendilerini ifade ediyorlar (7, 28 Ağustos, 10.00-12.00; 21 Ağustos, 13.30-15.30). Diğer çocuk atölyelerini İstanbul Modern’in web sitesinden inceleyebilirsiniz. İstanbul Modern, 29 Ağustos’a kadar, 150 TL, kayıt ve bilgi için: (0212) 334 73 12, www.istanbulmodern.org
Püfür püfür tiyatro

Püfür püfür tiyatro

Yaz mevsimindeyiz diye tiyatro keyfimizden vazgeçecek değiliz. Neyse ki, ENKA Eşref Denizhan Açık Hava Tiyatrosu yalnızca konserlere değil tiyatro oyunlarına da ev sahipliği yapıyor. Bu ayın oyunlarından biri Işıl Kasapoğlu’nun yönettiği kara komedi ‘Madde 22’. Oyun, İtalya’daki bir Amerikan üssünde geçiyor ve uçuş görevinden kaçmak için her yolu deneyen bombardıman subayı Yossaryan’ın anlarını sahneye taşıyor. Selin Atasoy’un yazdığı, Zeliha Berksoy’un yönettiği ‘Sanat Yemekte Yenir Mi?’ ise sizi bir çiftin 30. evlilik yıl dönümü kutlamasına davet ediyor. Madde 22: 6 Ağustos, ENKA Eşref Denizhan Açık Hava Tiyatrosu, 21.15 / Sanat Yemekte Yenir Mi?: 8 Ağustos, ENKA Eşref Denizhan Açık Hava Tiyatrosu, 21.15, 46-56 TL, www.enkasanat.org
Nâzım Hikmet’in dünyası

Nâzım Hikmet’in dünyası

Nâzım Hikmet’in sağlığında 40’a yakın dilde yayımlanmış olan kitaplar dünyanın çeşitli ülkelerinden toplandı ve İstanbul’a getirildi. Bu kitaplar şimdi Bomontiada’da ‘Nâzım Hikmet’in Ellerinin İzinde’ sergisi kapsamında görücüye çıkıyor. Brezilya, Japonya,  Amerika Birleşik Devletleri gibi yerlerden toplanan kitaplar arasında Almanya’da 20, Küba’da 10, Fransa’da 20, Çin’de 100 adet basılmış özel ve nadir kitaplar da var. Sergideki ilginç eserlerden biri de Nâzım Hikmet’in Moskova’daki evinden getirilen kendi kitapları ve daktilosu. Serginin küratörlüğünü M. Melih Güneş’, tasarımını ise Aykut Genç üstlenmiş. 23 Ağustos’a kadar, Bomontiada, www.bomontiada.com

Listings and reviews (1)

Vox Lux

Vox Lux

NEDİR? Bir faciadan kurtulan genç bir kadının bir rock yıldızına dönüşme hikayesi. NEDEN İZLEMELİ? Başrolde Natalie Portman olduğu için. Oscar'lı oyuncu Natalie Portman, özellikle fiziksel anlamda zorlu rollerin hakkını verişiyle tanıdığımız bir isim. Oyuncunun ‘Black Swan / Siyah Kuğu’daki (2010) performansını unutmak mümkün mü? ‘Vox Lux’ de Portman’a oldukça uygun bir karakterin yaşadıklarına odaklanıyor. Celeste adlı bir rock yıldızının hikayesini konu edinen filmin oyuncu kadrosunda Jude Law, Stacy Martin ve Jennifer Ehle gibi isimler de yer alıyor. Film, her ne kadar ilk bakışta bir sanatçı biyografisi izlenimi uyandırsa da, aslında ABD’ye, gösteri dünyasına ve neoliberal düzenin tanrılaştırdığı yeni popüler kültür figürlerine eleştirel bir bakış getiriyor. Celeste ve kardeşi Eleanor, 1999 yılında gerçekleşen bir faciadan son anda kurtulurlar. Onların bu kurtuluş hikayesi, kardeşlerin ülke çapında ünlenmesine neden olur. Celeste, söylediği bir şarkının ardından daha da popülerleşerek bir rock yıldızına dönüşür. Ancak kızı, kardeşi ve menajeriyle olan ilişkisi ve karmaşık ruh hali dışarı yansıttığı parlak imajdan çok farklıdır. Venedik Film Festivali’nde Altın Aslan için yarışan filmin yönetmenliğini ise ‘Funny Games’in ABD uyarlamasında Peter karakterini canlandıran Brady Corbet üstleniyor.

News (8)

Sonbaharın beklenen sinema etkinliği Filmekimi başlıyor!

Sonbaharın beklenen sinema etkinliği Filmekimi başlıyor!

Saygın festivallerde gösterilmiş, ödüller almış, eleştirmenlerin ve izleyicilerin ilgisini çekmiş, merakla beklenen yeni yapımları içeren Filmekimi’nin heyecanlı izleyiciyle buluşmasına çok az kaldı!  4-13 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek Filmekimi biletleri 28 Eylül'de satışa çıkıyor.     Filmekimi programı için tıklayın.
Bir Hafıza Mekanı

Bir Hafıza Mekanı

Osmanbey’de bulunan Sebat Apartmanı, Agos gazetesi ve Hrant Dink Vakfı’nın taşınmasının ardından bir hafıza mekanına dönüştürüldü. 23,5 Hrant Dink Hafıza Mekanı, insan hakları ve özgürlükler gibi evrensel değerleri geniş kitlelerle buluşturmayı ve hafıza ile umudu birleştiren görsel bir merkez olmayı hedefliyor. Hrant Dink’in hayatına ışık tutan çeşitli çalışmaların yanı sıra Sarkis’in 23,5 için tasarladığı ‘Tuz ve Işık’ isimli yerleştirme ve Agos’ta yayımlanan haberlerin yer aldığı koridor da oldukça etkileyici. https://hrantdink.org/tr/hafiza-mekani Halaskargazi Caddesi Sebat Apartmanı 74/1, Osmanbey.    
Görev Listesi

Görev Listesi

Takip et Sinemasal 2012’den beri süren bir sosyal girişim. Sinemaya erişimi olmayan bölgelerdeki çocuklara ulaşıyorlar. Hediye bilet adı altında bağışta bulunarak çocukların sinemanın büyüsünü tanımalarında pay sahibi olabilirsiniz. Düzenledikleri festivalleri sosyal medyalarından takip edin! www.sinemasal.org, instagram.com/sinemasalorg   Katıl İsviçre sanatını, kültürünü, gastronomisini, teknolojisini, eğitimini ve daha fazlasını yakından tanımak ister misiniz? Öyleyse, Bomontiada’da 20-22 Eylül arasında düzenlenen Swiss Days’e bekleniyorsunuz. Bu mini festivalde İsviçre menşeli markaların stantlarına uğrayabilir; atölyelere seminerlere, konserlere, aktivitelere katılabilirsiniz. http://www.tr-ch.org/swiss-days-2019-istanbul/   Dinle Uluslararası Kadıköy Festivali 25-28 Eylül tarihleri arasındaki Caz Günleri ile son buluyor. Konserler Yeldeğirmeni Sanat Merkezi ve Kalamış Parkı’nda. Kapanışı Kerem Görsev, TRT İstanbul Radyosu Hafif Müzik ve Caz Orkestrası ile yapıyor. kadfest.kadikoy.bel.tr   Git Compagnia Baccalà ekibi 'Pss Pss' ile yeniden İstanbul'da. Sessiz sinemadan izler taşıyan 'Pss Pss'da oyuncular beden, mimik ve jestlerle cümleler kurarak duyguların evrenselliğini hatırlatıyor.  28 Eylül Caddebostan Kültür Merkezi, 20.00, 50-75 TL / 29 Eylül, Caddebostan Kültür Merkezi, 15.00, 50-75 TL / 30 Eylül, Hisar Okulları Kültür Merkezi, 20.00, 80-100 TL, iksv.org/tr/ozel-etkinlikler/pss-pss
Yanılsama Zamanı

Yanılsama Zamanı

İlki 2015 yılında Hırvatistan’ın Zagreb şehrinde açılan İllüzyon Müzesi’nin örnekleri kısa sürede dünyanın 15 farklı şehrine yayılmış. Atina, Belgrad, Dubai ve New York gibi şehirlerin ardından İstanbul da bir İllüzyon Müzesi’ne sahip artık. İstiklal Caddesi üzerindeki Narmanlı Han’ı bilirsiniz. İllüzyon Müzesi restore edilen bu handa açıldı ve meraklılarını ağırlamaya başladı. Bilime ilgi duymayı kolaylaştıran müze üç kata ve 700 metrekareye yayılıyor. Ayrıca özel davetler için kullanılabilecek bir etkinlik alanına ev sahipliği yapıyor. Kaleydoskop, fotoğraf illüzyonları, stereogram, optik illüzyonlar, interaktif odalar, enstalasyonlar… Her yaştan ziyaretçinin ilgisini çekme potansiyeli taşıyan bu illüzyonlar sizi şaşkınlığa uğratacak, heyecanlandıracak ya da güldürecek. Mesela sonsuzluk tünelindeyken hem altınızda hem de üstünüzde dipsiz bir kuyu uzanacak. Beuchet Sandalyesi isimli illüzyon sayesinde, arkadaşlarınızın dev bir sandalyede oturan cüceler gibi göründüğü fotoğraflar çekebileceksiniz. Hologramların karşısına geçtiğinizde algılarınızın ne kadar yanıltıcı olabileceğini fark edeceksiniz. Çünkü bazen gördüğünüz görüntüler ortadan yok olacak, bazen motifleri değişecek ya da içlerinden başka görüntüler fırlayacak. 50’den fazla illüzyon alanında başka birçok interaktif sürpriz sizi bekliyor. İllüzyon Müzesi’ne gitmeden önce telefonunuzun hafızasını kontrol edin çünkü bol bol fotoğraf çekmek isteyeceksiniz. Ziyaretiniz bittiğinde Akıllı Mağaza’ya da uğrayın. Ahşap yapboz
Bebek'te Kaçış Noktası

Bebek'te Kaçış Noktası

Bebek sahilinde yürümek, parkta serinlemek, kafelerde gelen geçeni gözlemlemek… Her biri insana ayrı haz veriyor ve yaşama sevincini artırıyor. Bunlar semtin ilk bakışta görünen yüzü tabii. Biraz daha keşif meraklısı olunca insanın karşısına daha neler neler çıkıyor! Çünkü Bebek de her semt gibi sürprizler barındırıyor. Mesela kendini ele vermeyen gizli bahçeler ve ilham verici ortamların bir araya getirdiği umutlu, enerjik ve meraklı insanlar. Nebula’nın ismine Maslak Kolektif House’taki ofislerinden aşina olabilirsiniz. Bebek’teki yeni yerleri iç mekan ve bahçe olmak üzere iki alana sahip. Düzenledikleri çeşitli etkinlik ve organizasyonlar ile aynı merakları ve ilgi alanlarını paylaşan insanları bir araya getiriyorlar. Burası İstanbul’da yaşayanların büyük şehrin sorunlarından kaçabilecekleri bir sığınak olarak tasarlanmış. Erdinç Çatak hem atölyenin kurucusu hem de düzenlenen etkinliklerde kendi deneyimlerini aktaran bir atölye yürütücüsü. Yıllarca eğlence sektöründe çalışmış; danışmanlıklar ve eğitimler vermiş. Bir diğer kurucu Melis Çatak elektrik elektronik mühendisi ve atölyenin işletmecisi. Kendilerini genişleyen bir aile olarak görüyorlar ve toplumdaki değişimin bireyden başlaması gerektiğini savunuyorlar. İnsana ve doğaya dair her alana dokunmaya çalışan bu özverili grup, şehrin sakinlerini klostrofobik kalabalıklardan ve boğucu atmosferlerden kurtarmayı hedefliyor. Mayıs ayında kurulan Nebula, iç mekan ve bahçe olmak üzere iki alana sahip. Bahçesinde geçirilen vaki
Muralist Kadıköy Festivali Başlıyor

Muralist Kadıköy Festivali Başlıyor

Kadıköy Belediyesi’nin düzenlediği Muralist Kadıköy Festivali 19 Ağustos’ta başlıyor. Yabancı ve yerli sanatçıların katıldığı festivalde Kadıköy’ün duvarları bu yıl da murallarla dolup taşacak. Kadıköy Belediyesi hizmet binası duvarına çizilecek Atatürk temalı duvar resmi ise Kadıköylüler tarafından seçiliyor. www.muralist.com.tr
Hemen Başvurun

Hemen Başvurun

Evi ya da atölyesi Galata, Taksim ve Kadıköy gibi kültür ve sanat hayatının yoğunlaştığı yerlerde bulunan sanatçılar Açık Stüdyo Günleri’nde yer almak için ay sonuna dek başvuru yapabilirler. Seçilen isimler 4-6 Ekim 2019 tarihleri arasında gerçekleşecek Açık Stüdyo Günleri’nde meraklı ziyaretçileri atölyelerinde ağırlayacaklar. www.openstudiodays.com
SineBU ile tanıştınız mı?

SineBU ile tanıştınız mı?

Boğaziçi Üniversitesi’ndeki SineBU, İstanbulluları bağımsız sinema örnekleri ile buluşturan bir sinema salonu. Europa Cinemas ağına katılan ve görme engellilere Sesli Betimleme ile seyir eşitliği sunan SineBU’yu proje direktörü Ali Çağlar Özkan ile konuştuk.   SineBU nasıl kuruldu? Öğrenciyken film izlemek için Beyoğlu’ndaki sinemaları tercih ediyorduk fakat öğrenci bütçesiyle sadece ayın en iyi filmlerine bilet alabiliyorduk. Boğaziçi Üniversitesi Sinema Kulübü üyeleri ve gönüllüleriyle aklımızın bir köşesinde hep ‘Kampüste bir sinemamız olsa, şu tarz filmleri, şu fiyatlara getirtirdik.’ düşüncesi vardı. Daha sonra kulüp gönüllüleri ve danışman hocalar ile birlikte projeyi tasarlamaya başladık. Kampüste inşaat sürecinde olan bir bina vardı, içerisinde bir sinema salonuna yer verileceği söylendi. Proje yazımı, inşaat süreci, aylar süren kontroller ve iyileştirilmelerle beraber SineBU 2015 Mayıs’ta ortaya çıktı. SineBU ortalama 6 TL gibi düşük bir fiyatla vizyon filmlerini gösteriyor. Diğer salonlarla nasıl rekabet ediyorsunuz?  Vizyon filmi gösterme hedefiyle bir salon kurup ortalamanın çok altı fiyata bilet satarak hayatta kalmak mümkün değil. SineBU’nun bir kamu kuruluşu bünyesinde olmasının verdiği ticari olmama esnekliği ve dağıtımcılardan filmleri almak için ortaya koyduğumuz yeni bir fikir ile bu sistemi çalışır hale getirdik. Ayda bir ya da iki film izleyen öğrenciler yerine ayın tüm filmlerini takip eden izleyiciyi bir araya getirmek hedefimizdi