Geleceğin Ötesi
Geleceğin Ötesi
Geleceğin Ötesi

Lara Kamhi

Medya sanatçısı Lara Kamhi 2009 yılından bu yana ulusal ve uluslararası galerilerde, müzelerde, festivallerde ve kamusal alanlarda çalışmalarını sergiliyor.

Reklâm

Sanata ilginiz nasıl başladı?

Çok erken yaşlarda, kapsamlı biçimde ilgilenmeye başladım sanatla. Kendimi ifade etme güdüm sürekli yeni yollar aradı durdu. Dolayısıyla pek çok farklı sanatsal mecraya yoğunlaştığım dönemlerim oldu çocuklukta. İlkokulda tiyatro, bunu takiben müzik ve dans öğrenimleri gördüm. Üniversite hayatım boyunca da müzikten resme, analog filmden sosyolojiye, ses mühendisliğinden seramiğe uzanan dersler almaya devam ettim. Üniversite hayatıma önce Sorbonne Üniversitesi’nde tiyatro, sonra da Paris Amerikan Üniversitesi’nde sinema tarihi okuyarak başladım. Bu süreci takiben daha teknik bir eğitim arayışına girip İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde film ve televizyon bölümünü tamamladım. Aynı zamanda yan dal olarak görsel iletişim tasarımı okudum. Yüksek lisansımı ise UCL’deki Slade School of Fine Art’ta medya sanatları üzerine tamamladım. Üniversitenin ilk senelerinden itibaren çalışmalarımı sergileme fırsatı yakaladım. Ayrıca sahne, ışık, görsel tasarımcılığı ve daha da yoğunluklu bir şekilde müzik videoları yönetmenliği yaptım. Bu süreç zarfında pek çok deneysel, birkaç tane de kurmaca kısa film ürettim. 2014’te sinematik sanatlara odaklanan Prizma’yı kurmamla birlikte küratörlüğe başladım. Son birkaç senedir de sanatçı ikilisi olarak birlikte üretimler gerçekleştirdiğim Koreli Daeki Shim ile Güney Kore’de pek çok sergiye katılma fırsatım oldu. Yine son senelerde çekmiş olduğum müzik videoları yurt dışında pek çok film festivaline katıldı, ödüllendirildi. Uzun süredir üzerine çalıştığım bir sergi projesi hayata geçmek üzere. Bunlar çok güzel ve motivasyon veren gelişmeler. Bunun dışında araştırmalarımı sunma fırsatı yakaladığım konuşmalar, eğitimler, seminerler vermeye devam ediyor; bir yandan da Psikesinema ve Psikeart dergilerine bağımsız olarak katkıda bulunup kimi zaman makale yazıyor kimi zaman da görsel içerik ve kapak editörlüğü yapıyorum.

Pek çok farklı alanda çalışmalara imza atıyorsunuz. Enstalasyonlardan videolara kadar geniş bir yelpazeye yayılan çalışmalarınızda teknolojiden nasıl yararlanıyorsunuz?

Bu kavramlar bugün öyle değişken ki, ana akıma ulaştıklarından beri herkes gibi benim de teknolojiyle kurduğum ilişki dönüşüyor. Teknolojinin en son versiyonunun çığır açan bir örneğini kullanmaktan ziyade, işleyişini gözlemlediğim basit müdahaleleri tercih ediyorum. Teknolojinin, insanın ve gerçekliğin özüne dair ortaya çıkardığı metaforları çığır açıcı buluyorum. Kocaman, parlak ve bütünüyle görümüzü kaplayan bir ‘gerçeklik’ katmanı üretmektense, onun dokusallık ve fiziksellik ile kesiştiği, ancak sıkça gözden kaçan, saliselik ve aslında olağan saydığımız anları araştırmak ilgimi çekiyor. Yaratım eyleminin özünde olduğuna inandığım aşkınlık kavramını irdelemek için verimli bir alan sunuyor dijital dünya.

Prizma Expanded adında bağımsız bir sanat inisiyatifiniz var. Burada neler yapıyorsunuz?

Prizma, 2014’te galerilerin ve sanat kurumlarının dijital sanata tereddütle yaklaşması sebebiyle kuruldu. O dönemler video sanatı dahi yenilikçi kabul ediliyordu Türkiye’de. Dolayısıyla ses sanatı, yeni medya sanatı veya sinematik sanatlardan söz etmek biraz kendi kendinize konuşuyorsunuz duygusu veriyordu. Genç nesilden bu mecraya yoğunlaşan ve daha alternatif alanlarda görünürlük kazanmaya başlayan taş çatlasa on, on beş sanatçı vardı. İşlerinizi sergileyebileceğiniz galeriler yok denebilecek kadar azdı. O dönemlerde çeşitli sanatçılar kendi atölyelerini sanat alanlarına çevirmeye başladı. O dönemki ortağımla atölyemizi yine benzer bir ihtiyaç sonucu Prizmaspace adında sinematik sanatlara odaklanan bir alana dönüştürmeye karar verdik. Böylelikle dört grup sergisi, üç yönetmen sergisi, bir residency ve bir open studio olmak üzere mekanımızda dokuz sergi, bir tanesi Almanya’da olmak üzere de alanımızın dışında üç proje gerçekleştirdik. Bu süreç zarfında alanın yönetimini ve projelerin kürasyonunu üstlendim. Mekan bu doğrultuda belirleyici unsurlardan biriydi. Birkaç sene içinde alanımızı bırakmak durumunda kaldık ve o dönemin kolektif üretim ruhu daha bireysel bir yolculuğa evrildi. Bu süreçte çekmiş olduğum müzik videolarını ve kısa filmleri Prizma Productions Istanbul adı altında üretmeye başladım. Böylelikle Prizma’nın sinematik prodüksiyon yapan ayağı da oluşmuş oldu. Son olarak da Prizma, esas meselesi olan, fabrika ayarları dediğim, genişletilmiş sinemaya dönüşünü gerçekleştirdi. Sinemayı deneyim kavramı üzerinden okuyan, genişlediği ve yayıldığı alanları araştıran sergiler, seminerler, üretimler gerçekleştirmek için Prizma Expanded oluştu. Prizma’nın her ayağı zaman içinde, ihtiyaçlar doğrultusunda, organik bir şekilde belirdi.

Üretimleriyle size ilham kaynağı olan isimler kimler?  

İlgi alanlarımın geniş olması sebebiyle, bu sorunun cevabı uzayabiliyor, dolayısıyla genelde aklıma gelen ilk birkaç isimi sıralamak en mantıklı çözüm oluyor. Bu röportajın falına çıkanlar, tasarımcı Storm Thorgerson, yönetmen Derek Jarman, ressam Agnes Martin ve sanatçı Stan VanDerBeek oldu. Storm Thorgerson öğrencilik yıllarımda beni derinlemesine etkilemiş bir tasarımcı. 60’ların ve 70’lerin klasikleşmiş pek çok rock albümünün kült kapak tasarımları kendisine ait. Görselleri öyle gerçeküstü ki, dijital bir müdahale olduğunu düşünüyorsunuz. Oysa hepsi gerçek setlerde, fiziksel olarak tasarlanmış alanların fotoğraflarından oluşuyor. Derek Jarman ise sinemaya bakış açımı çok erken bir dönemimde kökünden sarsmış bir yönetmen. Rahatsızlığı sebebiyle ölümü yaklaşıyor ve görme yetisini kaybeden Jarman sadece mavi renkte görmeye başlıyor. Bu sürece cevaben, mavi bir ekranın üzerine tasarladığı seslendirme ve yazdığı ‘son’ ironik metniyle, başyapıtını yaratıyor. Agnes Martin ise ressam olarak ilgimi çeken, çalışmanın ortaya çıkma sürecini çalışmanın kendisinden daha çok önemseyen, bu süreci taoist bir meditasyona benzeten önemli bir sanatçı. Stan Van der Beek de 60’lı yılların başında yayınladığı manifestosuyla bugün en çok ilgilendiğim sanat dalı olan genişletilmiş sinema akımına ismini veren yönetmen / sanatçı. Bunlar beni çok etkilemiş pek çok sanatçı ve düşünürden yalnızca birkaçı.

Şu an ne üzerine çalışıyorsunuz?

Akbank Sanat’ta gerçekleşecek bir serginin kürasyonuyla ilgileniyorum. Prizma Expanded adıyla gerçekleştirdiğim ilk sergi olacak bu. Yönetmenlerin, filmlerinde birlikte çalıştıkları sinema profesyonelleriyle ortak üretimlerinden oluşan ve sinematik deneyime farklı merceklerden bakan bir sergi olacak. Eserlerini sergileyecek sinemacılar Reha Erdem ve Florent Herry, Zeynep Dadak ve Çiçek Kahraman, Deniz Tortum ve Alican Çamcı şeklinde üç gruba ayrılıyor. Bunun dışında sanat yönetmenliği ve klip yönetmenliği gibi çalışmalarıma da yoğunluk vereceğim bir dönemin ön hazırlığındayım.

Üretimlerinizin dert edindiği meseleler neler?

Kabaca gerçekliği araştırıyorum. Bunu söyleyince mümkün olabilecek en soyut ve en kapsamlı konudan bahsettiğimin farkındayım. Tam olarak bu sebeple ilgimi çekiyor gerçeklik. Kurgusallığı kolay gözden kaçabiliyor çünkü. Yadsınıyor. Bugünün dijital dünyasında, katmanlarca üretilmiş gerçekliklerin görünürlük kazanmasıyla, yavaş yavaş hepimizin konusu bu olmaya başlıyor. Gerçeklik nedir? Temsil nedir? Nasıl üretilir, nasıl kaybolur veya bulunur? Bu soruları irdelemek için de algı çalışmaları, simge bilimleri, fenomenoloji, varoluşçuluk, metafizik gibi pek çok farklı alanla ilgileniyorum.

Geleceğe dair planlarınız neler?

Pek çok planım var ancak dünya öyle belirsiz bir yer haline geldi ki, bu planları esnek tutma gayretine girdiğimi fark ettim. Örneğin bir kitap fikri bir sergiye dönüşebiliyor veya bir müzik videosunun çekiminden ileride çekmek istediğim uzun metrajlı filmime deneme çekimi çıkabiliyor. Tüm süreçlerim birbirini besliyor ama bir yandan da mutlak değiller, dönüşmeye müsaitler. Yolun kendisi çok değerli. Gerisine o kadar tutunmuyorum sanırım. Fakat yine de bu düşünce biçimi beni amaçlar belirleyip o doğrultuda düzenli ve disiplinli bir şekilde çalışmaktan alıkoymuyor.

www.larakamhi.com

 

Tavsiye edilen
    İlginizi çekebilecek diğer içerikler
      Reklâm