1. İskender değil, döner kebap
“Usta bir buçuk İskender çek!” Bu cümledeki hata nedir sizce? Cevap yemeğin adında saklı. Mideye indirmek istediğimiz bu yemeğin gerçek adı ‘döner kebap’. 1867’de Mehmet oğlu İskender Efendi, Bursa’daki dükkânında kuzu etinin kendine has lezzetlere sahip farklı bölümlerini müşterilerine eşit oranda dağıtabilmek için dâhice bir icat yapar. Kuzu etinin kemiklerini, derisini ve sinirlerini sıyırır, kalan etleri yaprak biçiminde inceltip bir çubuğa üst üste dizer ve kendi tasarladığı dik bir mangalın karşısında pişirir. Böylece döner keşfedilmiş olur, dünya bundan sonra eskisi gibi olmayacaktır. Pide, tereyağı, sos, yoğurt, domates ve yeşilbiber ilave edilerek geliştirilen bu lezzet ‘İskender Efendi’nin dönen kebabı’ olarak adlandırılır, zamanla bu isim kısaltılarak ‘döner kebap’ olur. Uzun lafın kısası ‘İskender’ bu
buluşu yapan markanın adı, pide ve yoğurt ilavesiyle hayallerimizi süsleyen yemeğin ismi ise ‘döner kebap’.