43. İstanbul Film Festivali'nden
Salih Üstündağ | 43. İstanbul Film Festivali'nin açılış töreninden
Salih Üstündağ

Sinema şehre geri dönüyor

44. İstanbul Film Festivali, 11-22 Nisan tarihlerinde sinema tutkunlarıyla buluşuyor. Uçsuz bucaksız film programından gözümüze kestirdiklerimizi, sizin için derledik.

Reklâm

Bahar demek festival demek! İstanbul Film Festivali, 11-22 Nisan tarihleri arasında sinemaseverlerle 44. kez buluşmaya hazırlanıyor. Dünya sinemasının en yeni ve en iyi yapımları, kült filmler, usta yönetmenler ve genç yetenekler 12 gün boyunca perdeye yansıyacak.

Festivalin bu yılki seçkisi tam 139 uzun metrajlı ve 15 kısa filmden oluşuyor. Prömiyer heyecanı yaşamak isteyenler için de harika fırsatlar var; uluslararası ve yerli yapımlardan pek çoğu İstanbul’da ilk kez izleyiciyle buluşuyor. Gösterimler Beyoğlu, Şişli ve Kadıköy’deki yedi farklı sinema salonunda gerçekleşiyor.

Festivalde sadece filmler yok elbette; konuk yönetmen ve oyuncuların katılacağı söyleşiler, özel etkinlikler ve film sonrası soru-cevap seansları festivale ayrı bir renk katıyor. Ayrıca uluslararası niteliğini vurgulayacak yeni bir yapı kazanan İstanbul Film Festivali’nde resmi seçki kapsamında toplam üç yarışmalı bölüm sizi bekliyor: Altın Lale Yarışması, Kısa Film Yarışması ve Yeni Bakışlar.

Hafta içi gündüz seansları 240 TL; hafta içi akşam ve tüm hafta sonu seansları 300 TL. Biletleri Passo’dan, detaylı bilgiyi festivalin web sitesinden edinebilirsiniz; programınızı yapmadan önce tavsiyelerimize göz atmayı unutmayın!

İstanbul Film Festivali’nden tavsiyeler

  • Film

Guan Hu’nun yönettiği ‘Gouzhen’, insanların ve hayvanların müthiş dostluğu üzerine sıra dışı bir hikaye sunuyor. Hapisten çıkan Lang, memleketine döndüğünde başıboş köpekleri toplamakla görevlendirilir. Ancak bir siyah köpek ile kurduğu bağ, onu beklenmedik bir yolculuğa sürükler. Çin’in kırsal yaşamına derin bir bakış sunan film, 2024 Cannes Belirli Bir Bakış Ödülü ve Palm Dog Büyük Jüri Ödülü’nü kazandı. Festivalin en etkileyici yapımlarından biri.

12 Nisan, Cinewam City's 7, 13.30, 13 Nisan, Cinewam City's 3, 19.00 / 14 Nisan, Kadıköy Sineması, 16.00

  • Film

Pamela Anderson’ın performansıyla adından söz ettiren ‘The Last Showgirl’ festival programındaki en ilgi çekici yapımlardan biri. Kate Gersten’in senaryosunu yazdığı, Gia Coppola’nın yönettiği ‘The Last Showgirl’, Toronto Film Festivali’nde dünya prömiyerini yaptıktan sonra, San Sebastian’da Jüri Özel Ödülü’ne layık görüldü. Film, Las Vegas'taki 30 yıllık gösterisi aniden sona eren deneyimli şov kızı Shelly'nin (Pamela Anderson) hayatını konu alıyor. Gösterinin sona ermesiyle birlikte Shelly, 50’li yaşlarında geleceğini yeniden planlamak ve ihmal ettiği kızıyla ilişkisini düzeltmek zorunda kalır. Anderson'ın performansıyla eleştirmenlerden övgü alan bu duygusal ve etkileyici yapım, izleyicileri Las Vegas'ın ışıltılı dünyasının ardındaki insan hikayelerini keşfetmeye çağırıyor.

13 Nisan, Atlas 1948, 21.30 / 13 Nisan, Kadıköy Sineması, 21.30 / 14 Nisan, Cinewam City's 7, 21.30 / 14 Nisan, Paribu Cineverse Nautilus, 21.30

Reklâm
  • Film

Festival takipçilerinin favori yönetmenlerinden olan François Ozon'un yeni filmi ‘Quand vient l'automne’, 44. İstanbul Film Festivali'nde izleyiciyle buluşacak. Film, Burgonya'da sakin bir köyde yaşayan emekli Michelle'in, kızı Valérie ve torunu Lucas ile yaşadığı karmaşık ilişkileri ve sonrasında gelişen olayları anlatıyor. San Sebastian Film Festivali'nde En İyi Senaryo ve En İyi Yardımcı Performans ödüllerini kazanan bu yapım, aile dramı türünde etkileyici bir gerilim sunuyor. Josiane Balasko, Hélène Vincent ve Ludivine Sagnier’in rol aldığı ‘Quand vient l'automne’, festivalin Galalar bölümünde gösterilecek.

12 Nisan, Atlas 1948, 19.00 / 13 Nisan, Kadıköy Sineması, 16.00 / 14 Nisan, Cinewam City's 3, 19.00 / 22 Nisan, Cinewam City's 7, 21.30

  • Film

Japon yönetmen Kohei Igarashi, ‘Super Happy Forever’ ile sıradan anların içindeki derin duyguları keşfe çıkıyor. Bu dokunaklı film, beş yıl önce eşi Nagi ile tanıştığı sahil kasabasına dönen Sano’nun hikayesini anlatıyor. Ancak bu dönüş, sadece anıları tazelemekten çok daha fazlasına dönüşüyor. Kaybın ardından yeni anlamlar arayan Sano’nun yolculuğu, geçmişle bugünü ustalıkla iç içe geçiriyor. Sessiz ama etkileyici bir anlatımla izleyiciyi içine çeken film, ‘sonsuz mutluluk’ fikrini sorgularken melankoliyle umut arasında gidip geliyor. Kohei Igarashi’nin senaryosunu Koichi Kubodera ile yazdığı film Reykjavik Film Festivali’nde en iyi film ödülüne layık görüldü.

15 Nisan, Kadıköy Sineması, 16.00 / 16 Nisan, Atlas 1948, 16.00 / 18 Nisan, Cinewam City's 7, 13.30

Reklâm
  • Film

Litvanyalı yönetmen Laurynas Bareiša'nın imzasını taşıyan ‘Seses’, 44. İstanbul Film Festivali'nin Genç Ustalar bölümünde izleyiciyle buluşuyor. Film, iki kız kardeşin ailelerini hafta sonu için kır evinde bir araya getirmesiyle başlıyor. Çocuklarıyla birlikte gölde yüzer, dinlenir ve sohbet ederler. Ancak beklenmedik bir olay, herkesin hayatını altüst eder. Bareiša, zaman ve mekan algısıyla oynayarak izleyiciyi karakterlerin duygusal yüküne ortak ediyor. Küçük oğlunun boğulma tehlikesi geçirdiği kendi deneyiminden esinlenen yönetmen, filmin duygusal travmaya farklı tepkiler veren yetişkinleri anlattığını belirtiyor. ‘Seses’, 2024 Locarno Film Festivali'nde En İyi Yönetmen ve En İyi Performans (tüm kadro) ödüllerini kazandı ve Litvanya'nın Oscar adayı olarak seçildi. 

20 Nisan, Beyoğlu Sineması, 19.00 / 21 Nisan, Cinewam City's 3, 11.00 / 22 Nisan, Paribu Cineverse Nautilus, 16.00

  • Film

Iván Fund'un yönettiği ‘El Mensaje’, büyülü gerçekçilikle harmanlanmış, derin bir yolculuğu anlatıyor. Arjantin, İspanya ve Uruguay ortak yapımı olan film, ilginç bir üçlüye odaklanıyor: Hayvanlarla iletişim kuran bir çocuk, kızın söylediklerini danışanlara ileten bir falcı kadın, para işlerini halleden bir adam… Siyah-beyaz çekimleriyle dikkat çeken film, büyüme sürecine ve olgunlaşmaya dair güçlü bir mesaj sunuyor. ‘El Mensaje’, Berlin Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü'nü kazandı.

11 Nisan, Atlas 1948, 19.00 / 13 Nisan, Paribu Cineverse Nautilus, 16.00 / 17 Nisan, Cinewam City's 7, 16.00

Reklâm
  • Film

44. İstanbul Film Festivali’nin retrospektif bölümünde bu yıl, insan ilişkileri odaklı filmleriyle tanınan Norveçli auteur yönetmen Dag Johan Haugerud’ün altı uzun metrajlı filmi yer alıyor. Bu filmlerden biri de son Berlin Film Festivali’nde en iyi filme sunulan Altın Ayı Ödülü ile eleştirmenler birliği FIPRESCI ödülünü kazanan ‘Drømmer / Hayaller’. Haugerud’ün ‘Seks, Aşk, Hayaller’ üçlemesinin son halkası olan bu film, öğretmenine sırılsıklam aşık olan 17 yaşındaki Johanne’yi izliyor. Duygularını kayda almak isteyen Johanne’nin bu amaçla yazdığı açık yürekli metinleri gören ailesi başlangıçta ortalığı ayağa kaldırıyor; fakat yazıların edebi niteliği öyle yüksek ki, Johanne’nin annesiyle büyükannesi kendi gerçekliklerine ve hayallerine dönüp bakmayı tercih ediyor. Hem Dag Johan Haugeru retrospektifinin hem de ‘Drømmer’’i izleyiciyle buluşturması, festivalin bu yılki güzelliklerinden biri.

15 Nisan, Atlas 1948, 21.30 / 16 Nisan, Cinewam City's 7, 16.00 / 16 Nisan, Paribu Cineverse Nautilus, 16.00

Tavsiye edilen
    Reklâm